Satış Faaliyetlerinde Hizmet İçi Eğitim Ve
Müşteri Odaklı Satış İlişkisi
Gülsüm Vezir Oğuz
Yrd.Doç.Dr.,İstanbul Gelişim
Üniversitesi, İİBF
Uluslararası İşletmecilik ve
Ticaret Bölümü, gvezir@gelisim.edu.tr
Öz: Bu araştırmanın amacı Satış Faaliyetlerinde Hizmet İçi Eğitim ve
Müşteri Odaklı Satış İlişkisini araştırmaktır. Araştırmanın modeli betimsel
tarama modelidir. Araştırmada veri toplama aracı olarak anket formu
kullanılmıştır. Anket formu demografik bilgileri içeren beş sorudan, Clemenz (2001) tarafından
geliştirilen Hizmet İçi Eğitim Algısı
Ölçeği’den ve Müşteri Odaklı Satış Ölçeği’den meydana gelmektedir. Hizmet içi
eğitim ve müşteri odaklı satış arasındaki ilişki incelendiğinde, tüm alt
boyutlar arasında istatistiksel ve pozitif yönde ilişki olduğu tespit
edilmiştir. Hizmet içi eğitim çalışanların satış becerilerini ve müşteri
odaklılıklarını olumlu yönde etkilemektedir.
Anahtar Kelimeler: Himet İçi Eğitim, Müşteri Odaklı Satış, Satış, Satış
Performansı, Satış İlişkisi
In Service Training And Customer Focused Sales
Relations Over Sales-Related Activities
Abstract: The aim of this study is to research the relation
between in service tarinning and customer focused sales relations over sales
related activities. The model of the research is descriptive. As data
collection tool survey has been used. The survey consists five question of
demographic information, two Scale
Factors of which are In service Trainning Perception Scale and Customer Focused
Sales Scale. After the relation has been examined it is confirmed that there is
both statistical and positive relation among the all subdimesions. In service
trainning positvle effects the employees both sales skills and customer
focality.
Key Words: In Service Training, Customer
Focusted Sales, Sales, Sales Performance, Sales Relation
GİRİŞ
Pazarlama,
üretim öncesinden başlayıp üretim sonrasına kadar uzanan bir süreç iken satış,
bu sürecin önemli bir parçasını oluşturmaktadır. Satış, pazarlamanın temel amaçlarından
biri olmakla birlikte, müşteri memnuniyeti, kârlılık, verimlilik, sürdürülebilirlik
vb. amaçlarla beraber ele alınmalıdır. İşletmeler satış performanslarını
artırmak üzere, kurumsal düzeyde birçok iyileştirmeye başvurdukları gibi, satış
elemanlarının bireysel gelişimlerinde de işe alımdan eğitimlere kadar her
süreçte yeni beklentileri karşılamaya çalışmaktadırlar. Bu noktada bireysel,
kurumsal ve çevresel birçok faktörün performans üzerinde etkili olduğu ve
işletmelerin müdahele edebileceği faktörleri iyileştirme yönünde büyük çaba
sarf ettiklerinden söz edilebilir. Günümüzde rekabetin her alanda yoğun
yaşandığı inkar edilemez bir gerçektir. Dolayısıyla işletmeler farklılık
yaratabildikleri ölçüde başarılı olabilmektedir. Özellikle teknolojik alanda
yaratılan farklılıklar, rakipler tarafından kolayca taklit edilebilmektedir. İşletmeler
bu yoğun rekabet ortamında tüketici tatminini yaratabildikleri oranda başarılı
olmakta ve bu farklılığın etkileri de uzun sürmektedir (McCasland 2003). Artan
rekabet koşulları altında müşteri her alanda hareket noktası olmuştur. Bu
anlayış ile müşteri odaklılık kavramı gelişmiştir. Müşteri odaklı düşünmek,
müşteri tatminini hedeflemeyi sağlamaktadır. Organizasyon yapılarını müşteri
odaklı olarak kuran işletmeler, rekabette avantaj elde edebilmektedir.
İşletmeler bu sayede üstünlük sağlamakta ve farklılık yaratabilmektedir.
Müşteri odaklılık kavramı, genel olarak işletmenin müşteri tatmini ve
memnuniyeti yaratmayı hedef aldığını açıklamaktadır. Ancak sadece firma
düzeyinde değil, çalışanlar ve yöneticiler boyutunda da ele alınmaktadır.
HİZMET
İÇİ EĞİTİM
Bilim dünyasındaki gelişmeler, çalışanları meslekleri ile
ilgili yenilikleri öğrenmeleri ve ilgili konularda kendilerini
geliştirmelerini gerekli kılmaktadır. Böylece, çalışanların mesleki
gelişimlerinin sürekli güncel tutulması söz konusudur. Çalışanların
yeni gelişmeleri takip edebilmeleri ve değişmelere ayak uydurmaları için
sürekli eğitime ihtiyaç duymaktadırlar.(Ekinci & Yıldırım, 2009). Dolayısıyla
kalifiye insan gücünün yetiştirilmesinde eğitim, ön planda yer
almaktadır. Hizmet içi eğitim, söz konusu sürekli eğitimin önemli hususlarından
birisi olmakla birlikte çalışanların her yönden gelişmesini kapsamaktadır
(Kaya, Ünaldı & Artvinli, 2013).
Diğer bir değişle personelin verimliliğini arttırmaktır (Kaya, Küçük & Çepni, 2004). Çalışanların yeteneklerinin ve
niteliklerinin gelişmesiyle birlikte hizmet içi eğitim yoluyla, işletmelerin
verimliliklerini artırmak (Şahin &
Güçlü, 2010), üretimde yapılan hataları en aza indirgemek, iş kazalarını
azaltmak hedeflenmektedir (Özalan, 2015). Tüm bunların yanı sıra işletmelerde
hizmet içi eğitimlerin planlanması ve uygulanması da önem arz etmektedir.
Hizmet içi eğitim planları sayesinde, işletme ve çalışanların bilgi ve
becerileri karşılaştırılarak ihtiyaçlar belirlenmektedir. Bu nedenle de hizmet
içi eğitimlerin ihtiyaca yönelik gerçekleştirilmesi gerektiği
vurgulanmaktadır (Gültekin, Çubukçu & Dal, 2010; Görmüş & Kahya,
2014; Özalan, 2015; Şahin &
Güçlü, 2010; Tiyek & Peker, 2015;
Yalın, 2001). İşletmeler, iyi üretim veya hizmet gerçekleştirmeyi
hedeflemektedirler. Bunu sağlayabilmek içinse çalışanın motivasyonunun
artırılması esası gündeme gelmektedir. Kaldı ki insanların motive olması, arzu,
istek ve ihtiyaçları karşılandığı taktirde gerçekleşmektedir (Görmüş & Kahya, 2014). Bu durumda işveren, çalışanların
motivasyonunu ihtiyaca dayalı eğitimlerle artırabilmektedir. Çalışanların
ihtiyaçlarına öncelik verilmesi, onları özel hissettirip motive edecektir.
Eğitim, çalışanların çalışma ortamında kendilerini yetersiz
hissetmelerinin önüne geçmesini sağlamakla birlikte öğrendiklerini
uygulamaya koyabilecekleri düşünülmektedir (Tiyek & Peker, 2015). Uygulamalarda
ise, sürekli bir geri besleme sistemi kurulmakta, böylece işletmelerde
gereksinimlerin doğru belirlenmesi sağlanmaktadır (Bilgin vd., 2007).
MÜŞTERİ ODAKLI EĞİTİM
Müşteri odaklılığın temeli, pazarlama konseptinin
gelişimine dayanmaktadır ve yüksek kârlı iş tanımları ile birlikte
müşteri ihtiyaçlarının tam olarak karşılanması olarak ifade edilmektedir (Yang,
Zhang & Dong, 2006). Müşteri odaklı yaklaşıma
göre, tüm pazarlama faaliyetlerinin odak noktasını müşteri ihtiyaçları, istek ve
beklentileri oluşturmaktadır (Bilgen & Kara, 2014). Petersand ve Waterman
da, müşteri odaklılığını kavramını, müşteri yakınlığı olarak
açıklamaktadır (Petersand & Waterman, 1982). Shapiro ise, müşteri odaklılık ve
pazar odaklılık arasında bazı önemli farklılıklar olduğunu ifade ederek,
müşteri odaklılığı organizasyon içerisinde müşteri ile ilgili bilgilerin
dağılımı ve pazarın ihtiyaçlarının tatminine yönelik plan, strateji ve
taktiklerin fonksiyonlar arasında ve organizasyonun genelinin başarısı için
oluşturulması olarak tanımlamaktadır (Shapiro, 1988). Kohli ve
Jaworski’ye göre müşteri odaklılık, işletme birimleri tarafından toplanan
ve kullanılabilen müşteri bilgilerinin derecesi olarak tanımlanmaktadır (Kohli
& Jaworski,
1990)
Müşteri
odaklılık, yalnızca firma düzeyinde değil, çalışanlar ve yöneticiler boyutunda
da ele alınabilir. Bireysel düzeyde müşteri odaklılık, “hizmet sağlayıcıların
(çalışanların), müşterilere, onların belirli durumlarının gerektirdiği biçimde
hizmet sunmada istekli olmaları” olarak tanımlanmaktadır. Bu durum çalışanların
empati kurabilme, dinleme, yanıt verebilme, güleryüzlü olma vb. özellikleri
bünyelerinde barındırmalarını gerektirir (Pimpakorn & Patterson, 2010). Ancak,
ne kadar istekli olursa olsun, iş yapabilme becerisinden yoksun bir çalışanın
başarılı olabilmesi söz konusu değildir. Bu nedenle işletmeler, özellikle işe
alımlarda, adayların istekli ve becerikli olmalarını ön planda tutmaktadır.
İşletmelerin
kurumsal düzeyde bir felsefe yaygınlaştırmanın yanı sıra, resmi olarak süreçler
ve faaliyetlere ilişkin talimatları, işin müşteri odaklı işleyeceği şekilde
düzenlemeleri çalışanları motive etmek açısından oldukça önemlidir. Bu noktada
yönetim desteği, eğitim, insan kaynakları, işletme içi ve dışındaki
iletişimler vb. konularda işletmelere büyük görevler düştüğü bir gerçektir
(Fu, 2013). Örneğin, müşteri odaklı olacağını öne süren bir işletmenin satış
personeline verdiği eğitimlerde, bütün müşterilerle iletişim kurarken
kullanılması gereken belirli kalıplar olduğunu vurgulaması, esasen müşteri
odaklı anlayışı tam olarak benimseyemediğinin göstergesi olacaktır.
Müşteri
odaklı satış, işletmelerin satış gücü ve satış departmanlarıyla müşteri
memnuniyetini ve hizmet kalitesini artırmaya çalışma yöntemleridir (Bilgen,
2017). Bu süreçte, müşteri gereksinimlerinin karşılanması, herhangi bir sorun
yaşandığında, sorunun müşteriyi tatmin edecek şekilde çözülmesi
hedeflenmektedir. Müşteri odaklı satış anlayışının ün kazanmasıyla birlikte,
uzun soluklu başarı için satış yapan işletme ile müşteri arasındaki
etkileşimlere ilişkisel bakış açısıyla yaklaşma gerekliliği oluşmaktadır. Bu
yaklaşımda satışçılar, işletmelere daha fazla yol gösteren, işletmelerin
gereksinimlerini ortaya koyan bir rehber rolüne sahiptir. Ayrıca işletmeler de,
satış gücünü kabul edilebilir ve kârlı ilişkileri temel alan bir satış
anlayışına yönlendirmektedirler. Ancak birçok işletmenin, müşteri odaklı satış
anlayışını benimsediğini ileri sürmesine karşın, bu anlayışın gereklerini
yerine getirmediği bilinmektedir.
Müşteri odaklı satışın genel
özellikleri (Schwepker, 2003);
·
Müşterilere
memnuniyet verici satın alma kararlarında yardımcı olma yönünde isteklilik,
·
Müşterilere
gereksinimlerini belirleme yönünde yardımcı olmak,
·
Bu gereksinimleri
karşılayacak ürünler sunmak,
·
Ürün özelliklerini
müşterilere açık bir şekilde anlatmak,
·
Müdahele ederek
etkileme yöntemlerinden kaçınmak,
·
Satış baskısından
kaçınmak olarak sıralanabilir.
SATIŞ PERFORMANSI
Satış
performansı denildiği zaman, başta satış gelirleri olmak üzere, çoğunlukla
finansal performans göstergeleri akla gelmektedir. Ancak satış performansı,
davranışsal girdi ve çıktıları da içeren çok geniş kriterlerin bir arada
değerlendirilmesi sonucu belirlenmektedir. Geleneksel satış yönetimi
yaklaşımında satış yöneticileri satış performansını değerlendirirken satış
hacmini ve bazen bunun yanında geçmiş satışları dikkate almaktadırlar. Hatta bazı yöneticiler satış temsilcisinin günde
kaç müşteri ziyareti gerçekleştirdiğini performansın en önemli belirleyicisi
olarak görmektedirler. Ancak performansın “iyi” ya da “kötü” olarak
nitelendirilebilmesi için birçok ölçütün bir arada kullanılmasına ihtiyaç
duyulmaktadır. Bu nedenle satış performansı değerlendirilirken nicel ve nitel
ölçütlerin bir arada kullanılması daha verimli olacaktır.
Performans
değerlendirmede direkt finansal performans üzerinde etkili olmayan kriterleri
de göz önünde bulundurmak gerekmektedir. Örneğin, müşteri memnuniyeti
doğrudan performansı etkilemiyor olsa da, müşteri memnuniyetinin sonuçları
performansı olumlu yönde etkileyecektir (Mueller, 2011). Bu nedenle performans
üzerinde dolaylı etkisi bulunan unsurları da performans değerlendirmede sürece
dâhil etmek gerekir.
Farklı
sektörlerde faaliyet gösteren firmaların satış performansları kıyaslanırken,
ortak bir ölçüm yönteminin belirlenmesi ve performansa etki eden tüm
kriterlerin karşılaştırılması gerekmektedir. Örneğin, hizmet sektöründe
faaliyet gösteren firmaların hizmetleri, somut ürünlerle büyük ölçüde farklılık
göstermektedir. Farklı sektörlerde performans belirlenirken üretimden satış
sonrasına kadar tüm alanlarda ortak bir payda oluşturmak önemlidir (Mitchel,
2002). Performans değerlendirmede geçmiş satışları referans almak da tek
başına yeterli olmayacaktır. Günümüz rekabet koşulları dikkate alındığında,
firmanın kendi performansı tek başına bir gösterge oluşturmamaktadır. Ancak
kendi performanslarını rakiplerin performanslarıyla karşılaştıran işletmeler
gerçekçi bir yaklaşım sergilemiş olacaklardır.
Her
bir satış elemanının bireysel performansı son derece büyük öneme sahiptir;
çünkü kurumsal performans, satış elemanlarının bireysel performanslarının
kümülatif toplamından oluşmaktadır (Schultz & Good, 2000). Bu anlamda satış
yöneticilerinin her bir satış elemanının performansını doğru değerlendirebilecek
düzeyde bilgi sahibi olması ve sahayı yakından izliyor olması gerekmektedir.
Satış
personeline ilişkin performansın değerlendirilmesinde çeşitli taraflar söz
sahibi olabilir. Değerlendirmeyi kimin yapacağı işletmenin örgüt kültürü ile
yakından ilişkilidir. Performans; bireyin yöneticisi tarafından, kendisine
bağlı çalışan/çalışanlar tarafından, kendisi tarafından, iş arkadaşları
tarafından, müşterisi/müşterileri tarafından veya değerlendirme komiteleri
tarafından değerlendirilebileceği gibi, 360 derede d eğerlendirme yöntemi de
tercih edilebilir. 360 derece değerlendirmede tüm paydaşlar sistemli bir şekilde
değerlendirme sürecine dahil olmaktadırlar ( Çetin, Arslan & Dinç, 2015).
YÖNTEM
Araştırmanın
modeli betimsel tarama modelidir. Araştırmada veri toplama aracı olarak anket
formu kullanılmıştır. Anket formu demografik bilgileri içeren beş sorudan,
Hizmet İçi Eğitim Algısı Ölçeği’den ve Müşteri Odaklı Satış Ölçeği’den meydana
gelmektedir.
“Hizmet
İçi Eğitim Algısı Ölçeği”, Clemenz (2001) tarafından geliştirilen 30 soruluk ölçek ile
değerlendirilmiştir. Bu ölçek üç boyutu ölçümlemek üzere yapılandırılmış ve eğitim
koşulları, eğitim esnasındaki ilişkiler ve eğitimin faydaları olarak
adlandırılmıştır. İlk boyut 9, ikinci boyut 8,
üçüncü boyut ise 13 soru önermesinden oluşmaktadır. Ölçekte cevaplar 5’li
likert ölçeği ile alınmıştır (1: Kesinlikle katılmıyorum, 5: Kesinlikle
katılıyorum). Bu çalışmada Cronbach’s
Alfa katsayısı “eğitim koşulları” alt boyutunda 0,80, “eğitim esnasındaki
ilişkiler” alt boyutunda 0,78, “eğitimin faydaları” alt boyutunda 0,76 olarak
tespit edilmiştir.
“Müşteri
Odaklı Satış Ölçeği” tarafından geliştirilmiş olup toplam iki boyutludur. 22
soru önermesinden oluşan söz konusu ölçek satış becerileri ve müşteri odaklılık
olarak
adlandırılmıştır. Satış becerileri alt
boyutu 12 sorudan ve müşteri odaklılık alt boyutu 10 sorudan oluşmaktadır. Bu
çalışmada Cronbach’s Alfa katsayısı “satış becerileri” alt boyutunda 0,78 ve
“müşteri odaklılık” alt boyutunda 0,80 olarak tespit edilmiştir.
Araştırmanın
evrenini İstanbul ilinde faaliyet gösteren perakende giyim mağazalarda çalışan
personeller oluşturmaktadır. Araştırma evrenini temsilen, tesadüfi örneklem
yoluyla belirlenmiş olan 400 çalışan üzerinde anket uygulaması yapılmış olup,
söz konusu 400 çalışan araştırmanın örneklemini oluşturmaktadır. Örneklem sayısının
tespit edilmesinde Yazıcıoğlu ve Erdoğan (2004) tarafından hazırlanan örneklem
büyüklüğü hesaplama formülünden faydalanılmıştır. Veriler SPSS 16 paket
programında analiz edilmiştir. Verilerin çözümlenmesinde tanımlayıcı
istatistiklerden, t testi ve ANOVA testi analizinden faydalanılmıştır.
BULGULAR
Araştırma kapsamında yer alan örneklemin demografik
özellikleri tablo 1’de yer almaktadır.
Tablo 1. Kişisel Bilgilere İlişkin Bulgular
|
|
Frekans
|
%
|
|
Cinsiyet
|
||
|
Kadın
|
216
|
54,0
|
|
Erkek
|
184
|
46,0
|
|
Toplam
|
400
|
100,0
|
|
Yaş
|
|
|
|
18-29
|
227
|
56,8
|
|
30-39
|
97
|
24,2
|
|
40-49
|
44
|
11,0
|
|
50 ve üzeri
|
32
|
8,0
|
|
Toplam
|
400
|
100,0
|
|
Eğitim durumu
|
||
|
Lise
|
72
|
18,0
|
|
Önlisans
|
88
|
22,0
|
|
Lisans
|
192
|
48,0
|
|
Yüksek lisans
|
48
|
12,0
|
|
Toplam
|
400
|
100,0
|
|
Medeni durum
|
||
|
Bekar
|
280
|
70,0
|
|
Evli
|
120
|
30,0
|
|
Toplam
|
400
|
100,0
|
|
Deneyim yılınız
|
||
|
6 aydan az
|
80
|
20,0
|
|
6 ay-1 yıl
|
95
|
23,8
|
|
1-3 yıl
|
98
|
24,5
|
|
3-5 yıl
|
85
|
21,2
|
|
5 yıl üzeri
|
42
|
10,4
|
|
Toplam
|
400
|
100,0
|
Araştırmaya
katılanların %54’ü kadın, %56,8’i 18-29 yaş aralığında, %48’i lisans mezunu,
%70’i bekar ve %24,5’i 1-3 yıllık deneyime sahiptir (Tablo 1).
Kişisel
bilgilere göre hizmet içi eğitim algısı ilişkisi incelenmiştir. Buna göre
cinsiyet ve medeni duruma göre hizmet içi eğitim algısı farklılık
göstermemektedir (p>0,05). Bununla beraber yaş, eğitim durumu ve deneyim
yılına göre hizmet içi eğitim algısı alt boyutları arasında istatistiksel
olarak anlamlı ilişki tespit edilmiştir (p<0,05). Farklılıkların hangi değişkenden kaynaklandığı
Post Hoc testlerinden Tukey testi ile araştırılmıştır. Yaşa göre hizmet içi
eğitim algısındaki farklılık 40-49 yaşındaki bireylerden kaynaklanmaktadır.
40-49 yaş aralığındaki bireylerin eğitim koşulları, eğitim esnasındaki
ilişkiler ve eğitimin faydaları algıları diğer çalışanlara göre daha
düşüktür. Eğitim durumuna göre hizmet
içi eğitim algısındaki farklılık yüksek lisans mezunu bireylerden
kaynaklanmaktadır. Yüksek lisans mezunu bireylerin eğitim koşulları, eğitim
esnasındaki ilişkiler ve eğitimin faydaları algıları diğer çalışanlara göre
daha yüksektir. Deneyim yılına göre hizmet içi eğitim algısındaki farklılık 5
yıl üzeri deneyime sahip bireylerden kaynaklanmaktadır. 5 yıl üzeri deneyime
sahip bireylerin eğitim koşulları, eğitim esnasındaki ilişkiler ve eğitimin
faydaları algıları diğer çalışanlara göre daha yüksektir (Tablo 2).
Tablo 2. Kişisel Özelliklere Göre Hizmet İçi Eğitim Algısı
|
|
Eğitim Koşulları*
|
Eğitim Esnasındaki
İlişkiler*
|
Eğitimin Faydaları *
|
|
Cinsiyet
|
|||
|
Kadın
|
34,88
|
31,30
|
51,15
|
|
Erkek
|
33,91
|
30,43
|
51,13
|
|
t
|
1,551
|
1,282
|
1,346
|
|
p
|
0,101
|
0,200
|
0,179
|
|
Yaş
|
|||
|
18-29
|
35,70
|
30,59
|
50,67
|
|
30-39
|
34,50
|
31,28
|
53,18
|
|
40-49
|
31,20
|
29,22
|
44,88
|
|
50 ve üzeri
|
36,50
|
34,25
|
51,00
|
|
F
|
4,771
|
3,878
|
13,501
|
|
p
|
0,003
|
0,009
|
0,000
|
|
Eğitim durumu
|
|||
|
Lise
|
34,00
|
29,88
|
49,33
|
|
Önlisans
|
35,81
|
30,90
|
50,09
|
|
Lisans
|
34,29
|
30,29
|
50,26
|
|
Yüksek lisans
|
37,66
|
35,60
|
53,66
|
|
F
|
3,188
|
7,969
|
2,592
|
|
p
|
0,024
|
0,000
|
0,038
|
|
Medeni durum
|
|||
|
Bekar
|
34,82
|
31,02
|
50,11
|
|
Evli
|
33,00
|
30,57
|
51,93
|
|
t
|
1,279
|
0,607
|
1,215
|
|
p
|
0,210
|
0,544
|
0,281
|
|
Deneyim yılınız
|
|||
|
6 aydan az
|
34,50
|
30,40
|
48,55
|
|
6 ay-1 yıl
|
33,96
|
30,20
|
49,61
|
|
1-3 yıl
|
34,30
|
29,16
|
49,12
|
|
3-5 yıl
|
32,87
|
31,22
|
50,02
|
|
5 yıl üzeri
|
36,54
|
34,39
|
55,75
|
|
F
|
3,015
|
7,817
|
14,438
|
|
p
|
0,018
|
0,000
|
0,000
|
* Kolmogorov-Smirnov
testi sonucunda parametrik testlere (T-Testi ve Anova) tabi tutulmuştur.
Kişisel
bilgilere göre müşteri odaklı satış algısı ilişkisi incelenmiştir. Buna göre
medeni duruma göre müşteri odaklı satış algısı farklılık göstermemektedir
(p>0,05). Bununla beraber cinsiyet, yaş, eğitim durumu ve deneyim yılına
göre müşteri odaklı satış algısı alt boyutları arasında istatistiksel olarak
anlamlı ilişki tespit edilmiştir (p<0,05).
Farklılıkların hangi değişkenden kaynaklandığı Post Hoc testlerinden
Tukey testi ile araştırılmıştır. Cinsiyete göre müşteri odaklı satış
algısındaki farklılık incelendiğinde satış becerileri alt boyutunda kadın
çalışanların ve müşteri odaklılık alt boyutunda erkek çalışanların algıları
daha yüksektir. Yaşa göre müşteri odaklı satış algısındaki farklılık 50 ve
üzeri yaşındaki bireylerden kaynaklanmaktadır. 50 ve üzeri yaşındaki bireylerin
satış becerileri ve müşteri odaklılık algıları diğer çalışanlara göre daha
düşüktür. Eğitim durumuna göre müşteri
odaklı satış algısındaki farklılık yüksek lisans mezunu bireylerden kaynaklanmaktadır.
Yüksek lisans mezunu bireylerin satış becerileri ve müşteri odaklılık algıları
diğer çalışanlara göre daha yüksektir. Deneyim yılına göre müşteri odaklı satış
algısındaki farklılık 5 yıl üzeri deneyime sahip bireylerden kaynaklanmaktadır.
5 yıl üzeri deneyime sahip bireylerin satış becerileri ve müşteri odaklılık
algıları diğer çalışanlara göre daha yüksektir (Tablo 2).
Tablo 3. Kişisel Özelliklere Göre Müşteri
Odaklı Satış Algısı
|
|
Satış Becerileri*
|
Müşteri Odaklılık*
|
|
Cinsiyet
|
|
|
|
Kadın
|
46,03
|
33,70
|
|
Erkek
|
44,38
|
37,04
|
|
t
|
2,173
|
4,841
|
|
p
|
0,030
|
0,000
|
|
Yaş
|
|
|
|
18-29
|
45,07
|
35,06
|
|
30-39
|
44,37
|
34,32
|
|
40-49
|
44,56
|
31,97
|
|
50 ve üzeri
|
52,66
|
42,50
|
|
F
|
9,091
|
17,545
|
|
p
|
0,000
|
0,000
|
|
Eğitim durumu
|
|
|
|
Lise
|
42,88
|
31,00
|
|
Önlisans
|
43,90
|
36,90
|
|
Lisans
|
45,12
|
34,43
|
|
Yüksek lisans
|
53,40
|
41,33
|
|
F
|
22,542
|
29,097
|
|
p
|
0,000
|
0,000
|
|
Medeni durum
|
|
|
|
Bekar
|
45,85
|
35,21
|
|
Evli
|
43,92
|
35,06
|
|
t
|
1,959
|
0,191
|
|
p
|
0,052
|
0,849
|
|
Deneyim yılı
|
|
|
|
6 aydan az
|
44,30
|
34,12
|
|
6 ay-1 yıl
|
44,50
|
33,51
|
|
1-3 yıl
|
45,02
|
32,57
|
|
3-5 yıl
|
43,56
|
31,09
|
|
5 yıl üzeri
|
47,84
|
37,74
|
|
F
|
2,859
|
14,149
|
|
p
|
0,023
|
0,000
|
* Kolmogorov-Smirnov
testi sonucunda parametrik testlere (T-Testi ve Anova) tabi tutulmuştur.
Hizmet
içi eğitim ve müşteri odaklı satış arasındaki ilişki incelendiğinde, tüm alt
boyutlar arasında istatistiksel ve pozitif yönde ilişki olduğu tespit
edilmiştir. Hizmet içi eğitim çalışanların satış becerilerini ve müşteri
odaklılıklarını olumlu yönde etkilemektedir (p<0,05) (Tablo4).
Tablo 4. Hizmet İçi Eğitim ve Müşteri Odaklı Satış İlişkisi Korelasyon
Testi
|
|
|
Eğitim Koşulları
|
Eğitim Esnasındaki
İlişkiler
|
Eğitimin Faydaları
|
|
Satış Becerileri
|
r
|
,432**
|
,221**
|
,164**
|
|
p
|
,000
|
,000
|
,000
|
|
|
N
|
400
|
400
|
400
|
|
|
Müşteri Odaklılık
|
r
|
,383**
|
,265**
|
,221**
|
|
p
|
,000
|
,000
|
,000
|
|
|
N
|
400
|
400
|
400
|
SONUÇ
Bu
araştırmada perakende giyim sektöründe çalışan personelin hizmet içi eğitim
algısı ve müşteri odaklı satış aktiviteleri arasındaki ilişki incelenmiştir.
Perakende giyim sektöründe satış için çalışanların gösterdikleri performans
önem kazanmaktadır.
Müşteriyle
birebir iletişim ve etkileşim kurularak satışın yapılması nedeniyle, müşteriyle
kurulacak ilişkiler önem kazanmaktadır. Burada personelin satışla ve müşteri
odaklılıkla ilgili hizmet içi eğitimin sunulması, performansın arttırılması
adına önemli olacaktır.
Bu
araştırma sonucunda hizmet içi eğitim ve müşteri odaklı satış arasında pozitif
yönlü ilişki tespit edilmiştir. Hizmet içi eğitimde eğitim koşulları, eğitim
esnasındaki ilişkiler ve eğitimin faydaları, personelin satış becerilerini ve
müşteri odaklı olmalarını olumlu yönde etkilemektedir.
KAYNAKÇA
Bilgen, İ. (2017). Güncel
Bir Satış Yaklaşımı Olarak Müşteri Odaklılık ve Satış Performansını Etkileyen
Diğer Unsurlar. İstanbul: Beta.
Bilgen, İ. & Kara,
A. (2014, Mayıs). Çevreci Ürünlerde Tüketim Değerleri ve Marka Sadakatinin Satın
Alma Niyeti Üzerindeki Etkisi ve Bir Araştırma. 13. Ulusal İşletmecilik
Kongresi, 875-883.
Bilgin, K. U., Akay, A., Koyuncu, E., &
Haşar, E. Ç. (2007). Yerel yönetimlerde
hizmet içi eğitim. Ankara: TEPAV Yay.
Clemenz,
C.E., (2001). Measuring Pereived Quality
of Training in the Hospitality Industry, Yayınlanmamış Doktora Tezi,
Virginia Polytechnic Institute and State University, Blacksburgh/Virginia.
Çetin, C., Arslan, M.L. & Dinç, E. (2015). İnsan Kaynakları Yönetimi. 4. Baskı, İstanbul: Beta.
Ekinci, Ö. &Yıldırım, A. (2009). İl Eğitim Denetmenleri ve İlköğretim
Okulu Yöneticilerinin Hizmet İçi Eğitim Faaliyetlerine Yönelik
Beklentileri. Ege Eğitim Dergisi, 10(1), 70-91.
Fu, Y.K. (2013). The Influence of
Internal Marketing by Airlines on Customer – Oriented Behavior: A Test of the
Mediating Effect of Emotional Labor. Journal of Air Transport Management, 32(50),
Erişim Tarihi: 13.04.2017 http://dx.doi.org/10.1016/j.jairtraman.2013.06.014.
Görmüş, A. Ş.,& Kahya, V.
(2014). Hizmet İçi Eğitim
Programlarının Kamu Çalışanlarının Motivasyonuna Etkisi: Eti Maden
İşletmelerinde Bir Uygulama. Optimum: Journal of Economics ve Management
Sciences/ Ekonomi ve Yönetim Bilimleri Dergisi, 1(1).
Gültekin, M.; Çubukçu, Z., & Dal, S. (2010). İlköğretim
Öğretmenlerinin Eğitim- Öğretimle İlgili Hizmetiçi Eğitim
Gereksinimleri. Selçuk Üniversitesi Ahmet Keleşoğlu Eğitim Fakültesi
Dergisi, 29, 131-152.
Kaya, A.; Küçük, M., & Çepni, S. (2004). Fizik Laboratuarlarına Yönelik Hazırlanan
Bir Hizmet İçi Eğitim Programının Değerlendirilmesi. Pamukkale
Üniversitesi Eğitim Fakültesi Dergisi, 16(2),89-103.
Kaya, N.; Ünaldı, Ü.E. & Artvinli, E.
(2013). Coğrafya Öğretmenlerine
Yönelik Hizmet İçi Eğitim Faaliyetlerine Tarihsel Bir Bakış: 1923-2012.
Marmara Coğrafya Dergisi, 27,41-57.
Kohli, A. K., & Jaworski, B. J. (1990). Market orientation: the construct,
research propositions, and managerial implications. The Journal of
Marketing, 1-18.
McCasland,
M., 2003, Why CRM Wastes Customer'’s
Time, www.brandinquiry.com
Mitchel, J.O. (2002). Comparison of
Sales Performance Across Financial Service Sectors. Journal of Financial
Services Marketing, 7(2),178-179.
Mueller, F. (2011). Sales Management
Control Strategies in Banking: Strategic Fit and Performance Impact. 1.
Baskı, Almanya: Gabler.
Özalan, F. (2015). İnsan Kaynakları Yönetimi Eğitim İhtiyaç Analizinin Hizmet İçi
Eğitimde Önemi ve Yeri. İstanbul: Bahçeşehir Üniversitesi Sosyal
Bilimler Enstitüsü. Yayımlanmamış Yüksek Lisans Tezi.
Petersand, T. & Waterman, R. H. (1982). Insearch Of
Excellence: Lessons From America's Best-Run Companies. New York:
Harper&Row.
Pimpakorn, N. & Patterson, P. G. (2010) Customer – Oriented Behavior of Front –
Line Service Employees: The Need to be Both Willing and Able. Australasian
Marketing Journal, 18,58, DOI: 10.1016/J.AUSMJ.2010.02.004.
Schwepker, C. H. (2003). Customer -
Oriented Selling: A Review, Extension, And Directions For Future Research. Journal
of Personal Selling & Sales Management, 23(2), 152, ISSN 0885-3134 / 2003.
Schultz, R.J. & Good, D. J. (2000). Impact of the Consideration of Future Sales Consequences and
Customer-Oriented Selling on Long-Term Buyer-Seller Relationships. Journal
of Business & Industrial marketing, 15(4), 200-215.
Shapiro, B. P. (1988). What The Hell İs 'Market-Oriented'. Harvard Business Review, 66,
19-25.
Şahin, L. & Güçlü, C.F. (2010). Genel Olarak Hizmet İçi Eğitim. Ülker Şirketler
Topluluğu Hizmet İçi Eğitim Süreci veUygulamaları. Sosyal Siyaset
Konferansları, 59, 217–270.
Tiyek, R.
& Peker, K.
(2015). Sosyal Hizmet Alanında
Çalışanların Hizmetiçi Eğitim Programlarını Değerlendirmeleri: Bir
Büyükşehir Belediyesinde Araştırma. Journal of Administrative
Sciences/Yonetim Bilimleri Dergisi, 13(26).
Yang, Z., Zhang, X. & Dong D. (2006). A Reexamination of
Customer Orientation and Business Performance: From a Cultural Perspective.
Management Science and Engineering ICMSE '06 International Conference, 5-7
Lille, 1355 – 1359.
Yazıcıoğlu,
Y. & Erdoğan, S. (2004). SPSS Uygulamalı
Bilimsel Araştırma Yöntemleri. Ankara: Detay Yayıncılık.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder